Çanakkale!

Aylardan Mart

Yer Çanakkale

Ayın 18’i  

Yani tam bundan 96 yıl önce,

Teknoloji desen tam tıkırında, dünyanın önde gelen devletlerindeniz!

Öyle çarıkla marıkla savaşmak yok, günde 3 öğün üzüm hoşafı, ekmek, su falan değil aşımız, bildiğimiz süper devletiz işte;

Facebook'tan haberleşip, Msn de kameralı savaş taktikleri yapıyor, Twiter’den savaş ile ilgili stratejileri cum baba ile paylaşıyoruz!

Ancak ne hikmetse düşman bizi sıkıştırmış.

İtilaf Donanması 18 savaş gemisi ile saat 10.00 da boğazı yarıp geçmek üzere girmek için çaba sarf ediyor!

Ama hiçte işi kolay değil!

Wirelees ağı ile tüm düşmanı denetim altına alıyoruz, nede olsa şifresi sadece bizde…

Düşman saffında endişeler var;

"Nasıl olacak bu iş" diye homurtular yükseliyor!

"Bunun kolayı var!" diyor oradan "Morris "

"Nedir?" Diye soruyorlar!

"Boğaza girerken gemilere Rus bayrağı takalım, hem vizemizde kalktı değil mi? paşam… Kim anlar bizim düşman olduğumuzu?"

"Olmadı aralara bir iki Filistin bayrağı serpiştirdik mi, Türk halk’ı bizi ayakta karşılar." "Hatta Alkışlar!"

Oradan diğeri söze karışıyor;

"Nasıl olsa bir kısmı Rus düşkünü, bir kısmı da Filistin!"

Oldu bu iş!

Bu arada;

Ülkede savaş çanları çalıyor, eli silah tutan herkes cepheye gidecek!

Başkomutan Recep paşa komutasındaki Türk orduları Çanakkale de mevzilenmiş!

Seyit onbaşı Silivri’de, takım arkadaşları da orada, LCD ekrandan seyrediyorlar savaşı!

Seyit onbaşı üzgün,

Eli silah tutan, Playstation gençleri ile strateji oyunları bilen gençler toplanıyor, Mc Donals'da hamburger ısmarlayacağız diye kandırmaya çalışıyorlar olmuyor!

Tommy Hilfiger marka askeri elbise istiyorlar iyi mi?

Gerçek gönüllüler Silivri deler.

Nedim yerinde duramazken, Tuncay ve Mustafa hapishane demirlerini kesmeye çalışıyorlar!

"Ah ulan ah!" Diyor İbrahim paşa!

Sokaktaki millete diyorlar ki "savaş var birader cepheye gideceğiz."

"Umurumda değil birader." diyen mi ararsın! Hiç cevap vermeyip bön bön bakan mı?

Yâda "evde buzdolabı yok, savaşa giderim ama buzdolabı al" diyen mi?

Mart ayında Kömür isteyeni bile çıkıyor!

Bu arada Rus ve Filistin gemisi kılığına girmiş düşman birlikleri boğaza giriş yapıyorlar!

Bir tane top bile atmadan ülkeye giriyorlar, limanları satın alıyorlar… Özelleştirmeden faydalanıyorlar! Benzinlik kuruyorlar, Banka satın alıyorlar, Telekomikasyonu ele geçiriyorlar, inşaat sektörüne bodoslama dalıyorlar!

TV’ler, radyolar, Tekel derken, Alışveriş merkezleri kuruyorlar!

Uzun lafın kısası

En stratejik noktaları ele geçiriyorlar!

"Çanakkale bir destandı o destandan kimler kaldı?" diye soruyoruz bir birimize…

96 yıl önce Çanakkale’ye geçit vermedik binlerce kan döküldü ya….!

Şimdi İstiklal caddesinde yürüyorlar! Birader…