SEVİŞİRKEN ÖKSÜRMEMEK LAZIM - Sibel Gökçe


Bir garip hüzün işte sorgulamaya ne hacet biri belki de elimi bıraktı yolda giderken. Yâda suratıma kapıyı çarptı.
Kapı suratıma çarpmışta olabilir.
Öyle çok içmişim ki kanı durdurmaya çalışırken, tenimde ıslak bir tebessüm, pul pul olmuş kandırmaya çalıştığım kurutulmuş yüzüm.
Bana seni sevdim deme küfür etme olur mu? Sana inanmaktan vazgeçmişliğimle bırak beni ben bakire bir periyim.
Keyfim geceleri hortlar benim kâhyası kim bilir kaçıncı deliksiz uykudadır.
 Asiliğim tek başınalığı sorumsuzca yaşamamdan gelir. Kendi için yaşayan insan sayısı azdır bu mevsimde. Çok konuşmanın edebiyatı olmaz ve çok gezmeninde.
Beni fazla yargılamayın eyyy bilinç dışı yaşayanlar. Kitabımı ben yazarım. Bu benim hikâyem.
Öyle vefasız kılar ki sizi hayat bir iğne gibi deşer her bir yanınızı. Acılarınız, yerini sivrisinek öpücüklerine bırakır.
 Tesellisi olmayan bir süreçte bulursunuz. Gidenlere sessiz kalmayı öğrenirsiniz. Gidenin siz olmayacağını öğrettiğiniz bir kavim oluşur geçmiş hazinelerinizde.
Bir gün anlatamadıklarınızı anladıklarını görürsünüz. ..
Bu yüce adaletin küçük bir oyunudur. Siz zarları atarsınız..Ve ağlamak, ağlamak mı? En son ne zamandı hatırlamıyorum.
Gözyaşlarım kalemimin ucundan başka yerde görülmedi daha. Tüm dualarımda ona yakın sanırım. Simdi sana yazılanları silerek gidiyorum.
Kendimi de senide temize çekerek. İntikamlarım yoktur benim. Kırılan parçalarımı melekler toplar. Sessizliğin sesiyle uyanırım sabahları. Seni bensizlikle cezalandıran kendine sor. hoşçakal hüzün. Kapattım senli sayfaları.
[Sibel Gökçe]






0 comments :