HER ALGI GERÇEK DEĞİLDİR-İlknur Kırbaş

Bu ay ki yazımda çok başka bir konu hakkında yazmayı planlamıştım ki, birden bire asıl yazmak istediğimin başka bir şey olduğunu fark ettim. Bir konuşma yapıyorum, bir satır yorum yazıyorum, elektronik mesaj atıyorum. Hemen arkasından kendime soruyorum; ‘acaba tam olarak ne kadar anlaşılabildim?’ Söylemek istediğimi, anlattığım konuyu doğru düzgün ifade edebildim mi? Bu endişelerimin yersiz olmadığını yazının devamını okuduktan sonra anlayacaksınız.

Bildiğiniz gibi karşılıklı konuşmalarda Sylviane Herpin’in belirlediği tam dokuz aşama var, bunlar;

Düşündüğün, söylemek istediğin, söylediğini sandığın, söylediğin, karşınızdakinin duymak istediği, duyduğu, anlamak istediği, anladığını sandığı, anladığı Kısaca konuşurken birbirimizi yanlış anlamak, hatta hiç anlamamak için tam dokuz sebebimiz var. Sosyal ağların varlığı ile anlık yazışmaların hayatımızın bir parçası olduğu bu dönemlerde yazılı iletişimde karşılıklı yanlış anlamaların sebep olacağı aşamaları da ben ekleyeyim isterseniz;

Düşündüğün, yazmak istediğin, yazmak İSTEMEDİĞİN, yazabildiğin (düşünüleni yazıya aktarma kabiliyeti), yazdığını sandığın, yazdığın, karşımızdakinin duymak istediği, okuduğu, OKUMAK İSTEMEDİĞİ, anlamak istediği, anlayabildiği (yazan kişinin kullandığı dilden kaynaklı), anladığını sandığı, anladığı

Hem yazılı, hem sözlü iletişimlerde karşı tarafın ne dediğine odaklanmak ve anlamaya çalışmak yerine çoğunlukla ona vereceğimiz cevabı kafamızda tasarlamakla meşgul oluruz. Algıda seçicilik de bu aşamaların her birinde zaten sürekli devrededir. İletişimde söylemek istemek’ten itibaren bilgiyi deformasyona uğratan biz oluyoruz, hele yazarken mimik, ses vurgusu, vücut dili, en önemlisi göz kontağı kullanılamıyor. Yazarken farkında olmadan düşündüğümüzü daha özet anlatır, söyleyeceğimizi unutur, yazmak istediğimizi ifade etmekte güçlük çekebiliriz.

İşte bu yüzden ister istemez yazılı iletişimde yanlış anlaşılmalar çok fazla oluyor, tartışmalar çıkıyor, konuşulan konuların özünden uzaklaşılıyor, konular bambaşka yerlere gidiyor da gidiyor...

Her türlü iletişimde birbirimizi daha iyi anlayabilmek dileği ile...

İlknur Kırbaş